Jel Akü ; içerisinde jel – jöle kıvamında elektrolit bulunan akülerdir. Ağır çevresel koşullara özellikle de sıcaklığa ve titreşime dayanıklı bakımsız akülerdir.Jel ( GEL ) akü güneş enerjisi ve rüzgâr türbini sistemlerinde yaygın olarak kullanılmakta ve tavsiye edilmektedir. Jel akülerin diğer akülerden ayrı özelliği saf su ilavesi gerektirmemesidir. Böylece jel aküler bakım gerektirmezler. Jel akülerin en büyük avantajı ‘’ derin deşarj ‘’ olma özelliğidir.
Bu yüzden denizcilik sektöründe ve Güneş Enerji Sistemlerinde özellikle tercih edilirler.
jel Akü hemen şarj edilmese bile, derin deşarjdan tamamen geri döndürülebilir.
Günlük çevrimsel kullanım için idealdir. Uzun deşarjlarda mükemmel performans gösterirler.
Jel Akünün Avantajları Nelerdir ?
Jel akülerin içerisinde bulunan elektrolitler jel kıvamlı kimyasal içerisinde olduğu için çok düşük sıcaklık ortamında bile diğer akülere göre çok yüksek performans gösterir. Böylece jel akülerin performans verimi çok yüksektir. Ayrıca bakımsız aküler sınıfında olduğu için saf su ilavesi gerektirmezler. Sağladıkları derin şarj ve deşarj özelliği ile diğer akülere göre performansı daha yüksektir. Mesela 100 amper sulu akünün kullanım kapasitesi 50 amper kadardır. Fakat 100 amper jel akünün kullanım kapasitesi 80 amperdir.
jel Akü Yapısı Nasıldır ?
Jel aküler jel kıvamına getirilmiş VRLA aküdür. Jel akü üretiminde sülfürik asit, isli silika ile karıştırılır ve jel kıvamlı ve hareketsiz bir kütle olur. İçerisinde sıvı bulunmayan jel aküler diğer aküler gibi düz tutulması gerekmez. Böylece elektrolit buharlaşması, sıvı dökülmesi görülmez. Ayrıca jel aküler darbeye ve titreşime diğer akülere göre daha dayanıklıdır.
jel akünün diğer akülerden farkı nedir ?
Yüksek sıcaklığa ve titreşime dayanıklı olmasının dışında çok derin bir deşarj kapasitesi bulunur. Bu kapasite akünün tamamen deşarj olduktan sonra tekrar şarj edilmesine rağmen ihtiva ettiği kimyasal yapının hiçbir zarar görmediği anlamına gelir. Doğal bir sonuç olarak da jel aküler deşarj olduktan sonra bile kullanım ömrü kısalmaz ve verimliliği de düşmez.
Jel akülerin kullanım kapasiteleri daha yüksek olmaktadır. Bununla birlikte çevrim ömrü de yine yüksektir. Yani hem araç için enerji harcarken çok daha fazla verim alınmasını sağlar hem de deşarj ve şarj döngüsünü çok daha fazla sayıda karşılayabilir.
Elektrik enerjisini depolayıp daha sonra kullanılmak üzere sunan cihazlara akü adı verilir. Akü adı verilen düzenekler elektrokimyasal hücrelerden oluşacak şekilde geliştirilmiştir. Her bir akünün içerisinde pozitif ile negatif elektrot ve ayraç mevcuttur. Aküler oldukça farklı çeşitlere sahiptir. Bakımsız akü olarak adlandırılan kuru akü de akü çeşitlerinden birisidir.
jel akü ve kuru akü arasındaki farklar , kullanım amaçlarına, avantajlarına ve dezavantajlarına dayanmaktadır. Jel akü, elektrolit maddesini jel formunda içeren bir akü tipidir. Bu jel, akü plakaları arasında bulunan cam elyaf mat ile emdirilmiştir. Bu özellik, aküyü sarsıntılara ve titreşimlere karşı dirençli kılar, böylece araç kullanımı sırasında daha güvenilir bir performans sağlar. Ayrıca, jel akülerin genellikle bakım gerektirmemesi ve sızıntı yapmaması gibi avantajları vardır.
Öte yandan, kuru aküler, geleneksel kurşun-asit akülerdir ve sıvı elektrolit içerirler. Bu akülerde, elektrolit sıvı halde bulunduğu için sızıntı riski daha yüksektir. Kuru akülerin bakımı genellikle daha fazla dikkat gerektirir ve düzenli su eklenmesi ihtiyacını içerir. Ancak, kuru akü genellikle daha ekonomik bir seçenek olarak bilinir ve belirli kullanım senaryolarında tercih edilebilir.
Her iki akü türü de belirli avantajlar sunsa da, kullanıcının ihtiyaçları, aracının tipi ve kullanım koşulları, jel akü ve kuru akü arasında bir tercih yapmada etkili faktörlerdir. Özellikle off-road araçları, tekne bataryaları ve diğer özel uygulamalar için jel akü tercih edilebilir, ancak bu tercih kişisel gereksinimlere bağlı olarak değişebilir. Sonuç olarak, kullanıcıların ihtiyaçlarına uygun akü tipini seçmek, uzun ömürlü ve güvenilir bir enerji kaynağı sağlamak adına kritik öneme sahiptir.
jel ve kuru akü arasındaki farklara derinlemesine bakıldığında, bir diğer önemli faktör de şarj yönetimidir. Jel aküler genellikle daha iyi bir şarj yönetimine sahiptir, bu da uzun ömürlü bir performansı destekler. Bu akülerde, elektrolit jel formunda olduğu için plakalar arasında daha homojen bir dağılıma sahiptir, bu da enerji transferini artırarak şarj ve deşarj süreçlerini optimize eder.
Kuru akülerde ise sıvı elektrolit nedeniyle daha düzensiz bir şarj yönetimi söz konusu olabilir. Ayrıca, kuru akülerin sıvı elektroliti buharlaşabilir, bu da su seviyesini düzenli olarak kontrol etmeyi gerektirir. Bu noktada, jel akülerin bakım gerektirmemesi ve sıvı elektrolit sızıntısı yapmaması avantajlı bir özellik olarak öne çıkar.
Her iki akü tipi de belirli uygulamalarda ve kullanım senaryolarında avantajlar sunsa da, doğru seçim yapılmadığında performans düşüklüğü, ömrün kısalması ve arıza riski gibi sorunlarla karşılaşabilirsiniz. Sonuç olarak, kullanıcıların ihtiyaçlarına en uygun akü çeşitleri seçilebilmesi için dikkatlice araştırma yapmaları ve profesyonel önerilere başvurmaları, uzun vadeli bir enerji çözümü sağlamak açısından kritik bir öneme sahiptir.
Rezonans Kalibrasyon, ölçüm cihazları kalibrasyonu alanında uzmanlaşmış sistemiyle , basınç kalibrasyonu , sıcaklık kalibrasyonu , elektriksel kalibrasyon , boyutsal kalibrasyon , terazi , tork kalibrasyonu ve medikal cihaz kalibrasyonu hizmetleri sunmaktadır. Laboratuvar ve yerinde kalibrasyon seçeneklerimiz ile ölçümlerinizin doğruluğunu güvence altına alın. Güvenilir ve hassas kalibrasyon çözümleri için hemen bizimle iletişime geçin.